Cahil General: Gagan Deep Bakshi ve Türkiye’yi Tehdidi

Son 500 yılı İngilizlerin ve Portekizlilerin sömürgesi olarak geçmiş, hâlâ çatal-kaşık kullanma medeniyetine sahip olamayan Hinduların, Pakistan’a yönelik yaptığı İslamofobik saldırılara karşı gördüğü yüksek savunma ve tepki kendilerini korkutmuş olacak ki, Hindistan’ın emekli tümgenerallerinden Gagan Deep Bakshi, Türkiye’ye yönelik tehditler savurarak “Gerekirse Türkiye’yi çok kötü şekilde havaya uçurabiliriz, Türkiye çok şımardı.” demiş.

Tek askeri kariyeri Keşmir’deki silahlı gruplarla mücadele olan, kullandığı en gelişmiş silahlar Bofors FH-77B, INSAS ve AK-47 olan Gagan Deep Bakshi’nin, yaşı gereğince üzerine çöken cahiliyetin etkisiyle Türkiye’yi tehdit etme cesareti gösterdiğini düşünüyorum.

Operasyon kabiliyeti dünya sınırları üzerinde olan Türkiye’nin en sevdiğim özelliği ise asla unutmamasıdır; dostluğu da düşmanlığı da…

Narendra Modi’nin, Gagan Deep Bakshi’nin ağzına bir tokat patlatarak “Sen ne hadsizlik ediyorsun, cahil moruk?” demesi gerekiyor. Ulusal bağımsızlığına bile 1947’de kavuşmuş, öncesinde bir devlet olmak yerine İngilizlere ve Portekizlilere kölelik yapan Hindular, öncelikle tarihsel kökenini hatırlamalıdır.

2500 yılı aşkın süredir Tanrı Dağları’ndan Avrupa’ya kadar hükmetmiş Türk medeniyetini böyle küçük adamlarla tehdit edemeyeceklerini, böyle köklü bir medeniyetin hiçbir sözü ve davranışı da unutmayacağını bilmeleri gerekiyor.

Kendi Evini Yakarken Komşuya Kibrit Sallayan Hindistan

Hinduizmi yücelten faşizan kast sistemiyle, kendi ülkesi içindeki adaletsiz gelir dağılımı ve Hinduların diğer ırk ve dinden topluma yönelik işkenceleri almış başını gitmişken; ülkedeki sadece %1’lik bir kesimin, ülkenin tam %40’ına sahip olması; ülkede tarım borçlarını ödeyememesi yüzünden intihar eden binlerce çiftçi varken; üniversite mezunlarının %25’inden fazlası işsizken; ulaşım ve altyapıda tam bir kaos hüküm sürerken…

Gagan Deep Bakshi denen Yaşlı bir bunağın, dünyanın siyasi ve askeri yapısına nizam veren; 5. nesil silah teknolojileri, elektronik savaş makineleri üreten; operasyonel kabiliyeti dünya sınırını aşan Türkiye’yi cahilce tehdit etmesi, Hindistan’ı daha da büyük bir çamura batırır.

Hindistan öncelikle, 1992 yılında yaşanan Ayodhya Olayları’nın, 2002’de yaşanan Gujarat Pogromu’nun hesabını vermelidir. Hristiyan ve Sih azınlıklara yönelik yapılan kilise kundaklamaları, saldırılar ve terör eylemlerinin de hesabını vermelidir.

Tüm bunlardan ayrıca, Vatandaşlık Yasası (CAA) ve Ulusal Vatandaşlık Kaydı (NRC) gibi sistemlerin birer devlet terörü olduğunu bilmesi gerekir.

Hindistan öncelikle, Nagaland, Manipur, Mizoram, Assam gibi bölgelerde direniş gösteren ULFA (Assam), NSCN (Nagaland) gibi gruplarla; Chhattisgarh, Odisha, Jharkhand, Bihar, Andhra Pradesh gibi bölgelerdeki Naxalit-Maoist direnişçilerle baş etsin de Türkiye’yi tehdit etmek geride kalsın!

Tavsiye

Türkiye, tehditlere alışık, tehdidi unutmayan, operasyon kabiliyeti sınırlarının ötesinde bir ülkedir. Hindistanlılara bölgeyi daha iyi okumaları için Ortadoğu’da İllüminati Hayali ve Türkiye Etkeni yazımı tavsiye ediyorum.