Siyonist terör örgütü İsrail’in işgal ettiği Gazze’de soykırım sürerken, ABD Başkanı Donald Trump bölgeyi karıştıracak bir açıklamada bulundu. Trump, ‘Gazze’yi satın alarak yönetimimize katmakta kararlıyım’ dedi.
Donald Trump, Gazzelilerin kendilerini güvende hissedebilecekleri geniş bir bölgede yaşamalarının onlar için daha iyi olacağını söylerken, ‘Bunu göreceğiz. Mısır, Ürdün ve diğer ülkelerin bu konuda yardımcı olmasını umuyoruz. Ayrıca, Suudi Arabistan ve benzeri ülkelerin bir miktar finansal destek sağlayabileceğini düşünüyoruz. Ellerinde muazzam miktarda para var ve insanların rahat ve güvende olabilmesi için bir kısmını harcayacaklarını umuyoruz.’ ifadelerini kullandı.
Buradan ne anlamalıyız?
ABD Başkanı Donald Trump, göreve geldiği günden beri kriz yaratan açıklamalar yapıyor. Aklı fikri birilerinin topraklarına düşmüş; illa bir yerleri satın alacak! Kanada, Panama derken sıra Orta Doğu’ya, Gazze’ye kadar geldi.
İsrail’in gerçekleştirdiği soykırım sonrasında Gazze, insani olarak yaşanabilir bir yer olmaktan çıktı. İsrail, sözde terörle mücadele ettiğini iddia ederek yaptığı soykırımla dünya tarihine katil olarak geçmiş, kovulmuş bir millet olurken, ona yardım ve yataklık edenler de bu katil damgasından payını alıyor. İşin garip tarafı, bunlardan biri olmayı seçen kişilerden biri de ABD Başkanı Donald Trump oldu.
Trump, her fırsatta ‘Küreselcilerle mücadele’ vurgusu yapıp, LGBTİQ+ lobilerine karşı giriştiği mücadele ile sempati toplarken, bu mücadeleyi Siyonizm terörüne sığınarak yapacağını söylememişti. Fakat bugün görüyoruz ki Trump, küreselcilerle mücadele etmek için sırtını Siyonist Terör Örgütü’ne dayamış… Küreselcilerin ekonomik düzenlerine karşı gelebilmek adına Siyonizm’in emrine girmiş.
Dinler üstü sapkın ideolojilerin dünya tarihinde nasıl son bulduğunu defalarca okumuş ve görmüş olmamıza rağmen, yeniden aynı sapkınlık türlerinin kölesi haline gelmek akıl kârı bir iş değildir. LGBTİQ+ ile mücadelenin ne kadar doğru olduğunu düşünüyorsam, Siyonizm ile mücadelenin de o kadar doğru olduğuna inanıyorum.
Siyonizm Musevilik Değildir!
Musevi inancının yaygınlaşması ve korunması konusunda kimsenin bir itirazı olamaz. Ancak bu inançtan tamamen bağımsız, Tevrat’ın emir ve yasaklarının tamamen zıddında olan, uydurma bir inanç türü ile soykırım yapan, terör örgütü kökenli bir zihniyetin savunulması akıllıca bir davranış değildir.
Musevilik (Yahudilik), tek tanrılı semavi dinlerden biri olup, Tevrat’a dayalı inanç esaslarına, ibadet kurallarına ve ahlaki prensiplere sahip dini bir sistemdir. Siyonizm ise 19. yüzyılda ortaya çıkan, Yahudiler için Filistin topraklarında ulusal devlet kurmayı amaçlayan bir terör hareketidir. Musevilik evrensel bir din olup herhangi bir toprak veya siyasi sınırla sınırlı değilken, Siyonizm Yahudi halkının belirli bir coğrafyada devlet kurmasını ve güçlendirmesini hedefler. Musevilik manevi ve dini öğretileri kapsarken, Siyonizm ırkçı ve katliamcı bir ideoloji olarak şekillenmiştir. Ayrıca tüm Yahudiler Siyonist olmadığı gibi, tüm Siyonistler de dindar değildir. Musevilik bireysel inanç ve ibadet eksenli bir sistemken, Siyonizm ırkçı, katliamcı ve büyücü bir siyasi kimlik inşası üzerine kurulu bir harekettir.
Dostunu Yakın Tut, Düşmanını Daha Yakın!
ABD Başkanı Donald Trump, yaptığı bu akıl dışı açıklamaları bir kenara bırakarak, ABD halkının huzur ve güvenliği ile toprak bütünlüğünü korumaya odaklanmalıdır. Başka ülkeler üzerinde çılgınca oynadığı ekonomik manipülasyon oyunları, Karma Teoremi’nde olduğu gibi sonunda ABD ekonomisine de zarar vermektedir.
Kanada ve Panama’ya göz diken Trump, Gazze’yi alma hayali kurarken, bir anda dünyanın en güçlü 5. ekonomisine sahip olan Kaliforniya’yı (CalExit) kaybederse hiç şaşırmam. Şunu da unutmamak lazım: Kaliforniya bağımsız olursa, Teksas da hiç durmaz. ‘Böl, parçala, yönet’ ideolojisi ile ülkeleri bölmeye çalışanlar, kendilerinin de bölünebilir olduğunu hiç düşünmüyorlar.
Tüm bunlardan ayrı olarak bir de Elon Musk durumu var ki, ABD için en büyük tehlike de bu… ABD’nin en gizli odalarına kadar girip, Microsoft ve Blue Origin gibi büyük rakip firmaların mahrem şirket bilgilerine ulaşma imkânı bulunan bu adamın yetkisi nedir? Bir görevi var mı? ABD halkı ona bir görev verdi mi?
Ben sadece soru soruyorum, karar tabii ki ABD halkınındır…
Neymiş efendim, Trump Gazze’yi alacakmış! Trump, önce Kaliforniya’ya sahip çıkıp elinde tutsun.
Tavsiye: Suriye’de İsrail İşgali ve Gelecekte Suriye’yi Bekleyen Tehlikeler